Türkçe Konuşmak Derken (Habernews.com)

TÜRKÇE KONUŞMAK DERKEN..Faruk Kadri Timurtaş Türk diline büyük hizmetler etmiş çok önemli bir bilim adamımız. Timurtaş, 1925 yılında Kilis'te doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı bölümde doktora yaparak önce doçent, sonra profesör oldu. İstanbul, Hisar, Türk Kültürü, Çağrı, Kubbealtı dergilerinde incelemeleri yayınlandı. Uzun süre Tercüman gazetesinde dil ve edebiyat yazıları yazdı. 1983’te vefat etti.

Kitapları: Mehmet Akif ve Cemiyetimiz, Osmanlı Türkçesine Giriş 1, Osmanlı Türkçesi Metinleri 2, Osmanlı Türkçesi Grameri 3, Eski Türkiye Türkçesi XV.yy, Dil Davası ve Ziya Gökalp, Şeyhi Hayatı ve Eserleri, Şeyhi'nin Harnâmesi, Yunus Emre Divanı, Tarih içinde Türk Edebiyatı, Diller ve Türkçemiz, Sanat ve Edebiyat Dünyasından, Peyami Safa’dan Seçmeler (Ergun Göze ile).

Bir zamanlar elime Dil Davası isminde küçücük bir kitap geçmişti. 87 sayfa, üstelik ebatları da küçük. Risale demek daha doğru olacak galiba. Risale, Faruk Kadri Hocayla yapılmış bir mülakattan ibaret. Fakat her paragrafı, her satırı dolu dolu bir 87 sayfa. Bu kitabı bana unutturmayan yeni türetilen kelimeler hakkında hocanın yorumları. Bu yazıda hocadan aldığımız ilhamla bugün hiç yadırgamadan kullandığımız kelimelere bir göz atalım. Türkçeyi doğru ve güzel konuşmak diyoruz, ders olarak okutuyoruz. Diksiyon dersleri alıyoruz. Bakalım bu işin neresindeyiz.

 

Ödev: Kelime öde- fiilinden türetilmiş ama Türkçede –v şeklinde bir fiilden isim yapma eki yok. Ek Moğolca kökenli. Söylev, türev gibi kelimeler de aynı tarzda.

 

Ortam: Kelime, “orta”dan türetilmiş gibi görünüyor. Fakat –m isimden isim yapma eki değil, fiilden isim yapma ekidir. Öl-ü-m, kal-ı-m, yap-ı-m örneklerinde olduğu gibi.

 

Koşul: “Koş-” fiilinden türetilmiş. “şart”, karşılığı olarak kullanılıyor. –l, bir fiilden fiil yapma ekidir. Tut-u-l-, at-ı-l-, seç-i-l- gibi

 

Neden: “Neden” kelimesini bugün “sebep” karşılığı olarak çok sık bir şekilde kullanılıyoruz. Oysa “neden” bir soru kelimesidir. “Ne”ye, -den ayrılma hali eki getirilerek yapılmıştır. –den bir yapım eki değildir. Bu yüzden “sebep” anlamını karşılayamaz. “Neden”, ne sebepten dolayı anlamında bir soru kelimesidir.

Zorunlu ,zorunluluk: “zırıltı”, “zırlamak” gibi yansıma kelimeler dışında Türkçede kelimeler, z sesiyle başlamaz. –n eki ise işlek bir ek değildir. yaz-ı-n, kış-ı-n gibi kelimelerde yaşayan bu ek, “ile,olarak” anlamı katar. “Esin”, “sorun” ve edebiyat karşılığı olarak kimilerince kullanılan “yazın” da benzer tarzda yapılmış yanlış kelimelerdir. Bunlar öncekilerden farklı olarak fiilden yapılmış. 

Özet: Türkçede –et diye bir ek yok. Artık bilemiyoruz, özü çıkarılsın diye öz ve et kelimeleri birleştirilerek birleşik bir kelime mi yapılmaya çalışılmış, yoksa özemeye –t eki mi getirilmiş. Öz haline getir manasına “özle” falan denilse daha az zorlanmış olurdu belki.

 

Etkin: Türkçede –kin eki olmakla beraber et- yardımcı fiildir. Yardımcı fiiller tek başlarına kullanılmazlar.

 Özerk: Kelime öz ve erk kelimeleri birleştirilerek yapılmış. Yarı bağımsızlık yerine kullanılıyor. Biraz düşününce kelimenin anlamı karşılamadığını anlıyoruz. Erk, güç demektir. Özerk ancak “enerji” gibi bir kavram karşılığı olabilir. 

Bağımsız: Biraz önce “bağımsız” kelimesini kullandım. Ama bu kelime de masum değil. “bağımsız”ın kökü ba- fiiline kadar götürülebilir. Fakat bağ ismine –m fiilden isim yapma eki getirilemez.

 

Bilimsel, çevresel, yapısal, tüzel, genel, doğal, ulusal, yerel vs vs: -sel, -sal eklerine önceki yazımızda da değinmiştik. –sal, -sel ekleri Batı dillerine aittir. “Universal” kelimesinde olduğu gibi. Bugün bu ekler şuursuzca kullanılıyor. İsim, fiil ayırt etmeden her yerde, her kelimeye ekleniyor. Lütfen düşününüz, on sene önce “-sal”lanan kaç kelime vardı. Hatta düşünmekle de yetinmeyiniz, on sene önceki kitaplara bakınız. İhtiyat olsun diye on sene diyorum. “–sal”lamanın mazisi o kadar da yok. Her şeyin zamanesi var ekin olmasın mı? İşte bu “-sal” tam bir zamane eki, tam bir zıpçıktı. Hangi kitabın hangi sayfasını açsanız karşınızda. Hangi TV’nin hangi kanalını açsanız karşınızda. Yolsa, sokakta kısaca her yerde. Bu durum Türkçeyi ciddi şekilde kısırlaştırıyor. Dışa bağımlılığımız gittikçe artıyor. Artık ek ihraç etmeye de başladık; Türkçemizin imkânları dururken.

  

Soyut: Kelimenin kökü nedir, ne düşünülerek yapılmış bilemiyoruz. Ne, neyden soyuluyor, niye soyuluyor? Dede Korkut Hikayeleri’nde içit, binit kelimeleri geçiyor. İçit, pınar karşılığı olarak veya daha geniş anlamda su temin edilen yer karşılığı kullanılıyor. Binit, bütün binilen şeyler. Bugün de kullandığımız geçit, geçilen yer. Bugün “taşıt” kelimesi yerine “binit”i kullanabilirdik ve anlamı tam karşılatmış olurduk. Dikkat edilirse –t eki daha çok yer adları yapmaktadır. “Soyut” da “soyulan yer” gibi bir anlama geliyor. Mağazalardaki kabinlere “soyut” demek daha mantıklı olurdu. Fakat soyunma işini kendi kendimize yaptığımız için “soyunut” dememiz gerekirdi.

 

Uyruk: uymak fiilinden yapılmış bir ucube kelime. Dil mantığıyla hiçbir alakası yok.

 

Sayıştay, yargıtay, kurultay, onay, deney, çalıştay, yapay:: Türkçede –ay şeklinde bir fiilden isim yapma eki yok. Kurultay, Sayıştay kelimelerinde ek –tay olarak görülmektedir. Türk hece sisteminde böyle bir ek de yok. Ek Moğolca kökenlidir. Mesela “yapay” yerine Bu tür zorlamalara gitmeden “yapma” kelimesi kullanılsa çok daha fazla mesafe kat edilmiş olurdu. Halk ağzında “yapma bebek”, “yapma çiçek” gibi tabirler rahatlıkla kullanılıyor.

 

Dize: Mısra, karşılığı kullandığımız dize, “diz-“ ten yapılmış. Getirilen ek yanlıştır. –e isimden fiil yapan bir ek. Yaşa-, yıka-, uza- örneklerinde olduğu gibi.

 

            Örnekleri çoğaltmak mümkün. İlerleyen haftalarda bu konu üzerinde tekrar durabiliriz. Bu tür kelimeleri kullanırken hiç yadırgamıyoruz, belki de kelimelerin yanlış olduğunun söylenmesini yadırgıyoruz. İçinizden “Hayır! Senin yanlışın var. Bu kelimeler Türkçe” diyorsunuz. Ne diyebilirim ki! Bize böyle bir Türkçe bırakıldı, umarım bizler geleceğe daha temiz, daha az kirletilmiş bir Türkçe bırakırız.

            Faruk Kadri Hoca’ya rahmet dileklerimle..


Yorumlar - Yorum Yaz