Aytmatov'un Ardından (Habernews.com)

AYTMATOV’UN ARDINDAN..

 

Aytmotov’u kaybettik. Sadece Türk Dünyası değil bütün dünya edebiyatı için önemli bir kayıp. Çünkü o çoğumuza göre dünyanın yaşayan en büyük yazarıydı. Varsın medyada ne sağlığı ne vefatı hakkıyla yer almasın.. Eserleri 150 civarında dile çevrildi. Sayısız baskı yaptı. Milyonlarca kişi tarafından okundu. Öyle zannediyorum ki bu eserlerden bazıları dünya klasikleri arasında yer alacak. Fakat klasik olmak için yüksek tirajlar veya medyatik olmak yeterli değil belki gerekli de değil. Klasik olmanın en temel belirleyicisi “zaman” Bekleyelim görelim.

Evet, Aytmatov’u kaybettik. Aytmatov 79 yaşındaydı. Ama yine de gidişi zamansız oldu. Alması gereken bir Nobel vardı. Ama Nobel için büyük yazar olmak yetmiyor hatta geçen birkaç yıl gösterdi ki büyük yazar olmak da gerekmiyor. Aytmatov çok büyük bir yazardı ama ne yaparsınız bir kusuru vardı TÜRK olmak. Aytmatov eserlerini Rusça yazıyordu. Elbette Türkçe yazmasını isterdik. Ama anlattıkları TÜRK-çe idi. Dil konusu onun kendi tercihidir. Aytmatov’un yazdıklarını yazarla aynı köyden bir başka yazar (Şeker Köyü) Aşım Cakıpbekov, (yanlış hatırlamıyorsam 26 yıl boyunca) Kırgızcaya çevirdi. Hatta kimilerine göre Aytmatov’un eserlerini çevirdiği için kendi sanatına yeteri kadar eğilemedi. Fakat yakın zamanda Türkiye Türkçesine aktarılan seçme hikayeleri (Biz Babasız Büyüdük, Bengü Yayıncılık) gösteriyor ki Cakıpbekov da çok güçlü bir yazar Tercümeye harcadığı yılları sanatına harcasa belki de Aytmatov ayarında bir Kırgız yazar daha yetişmiş olacaktı. Yer gelmişken Aşım Cakıpbekov’u da rahmetle analım.

Evet, Aytmatov’un çoktan hak ettiği Nobel’e kavuşmasını istiyorduk. Son dönemde çalışmalar, istek olmanın ötesine de geçmişti. Cengiz Aytmatov’un Nobel’i alması için bir komisyon kuruldu. (Kurulalı daha birkaç yıl olmasına rağmen) Avrasya Yazarlar Birliği büyük faaliyetler yapıyordu.

Aytmatov, Nobel şimdiye kadar neden alamadı? Yukarıda söyledik öncelikle TÜRK’tü. Sonra Sovyetler zamanında bile çizgisini hiç bozmadı. Bozkırı, bozkırın insanlarını yazdı. Kimi satırları, rejime rağmen nasıl bu kadar cesurca yazabildi diyerek okuduk. Bunun sebeplerine dair görüşleri de dinledik.

 Ne yapalım bir Nobel’i de eksik oluversin. O da Aytmatov’un değil Nobel’in ayıbı.


Yorumlar - Yorum Yaz