• Mehmet Pektaş
    • Şair-Yazar
Cesur Kaşifler çıktı.
5 kitaplık yeni seri. Çocuklar bu seriyi çok sevecek.
Adam Olacak Çocuk Serisi
Seri yeni kitaplarla devam ediyor.
Macera kitapları çıktı.
Dr. Mehmet Pektaş'ın 5 kitabı birden çıktı.

Ana sayfa

Bildiğim en ağır sözleri etmeliydim oysa, Lanetler okumalı, Sövüp saymalıydım ardın sıra.. Hatırladıkça deliye dönerek, Elimin altında ne varsa çarpmalıydım yerlere.. Tuz buz etmeliydim pencereleri, Albümleri paramparça!
Yayın hayatında 2 yılı geride bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İlk günkü heyecan ve azmimiz ile 3. yılımızda da çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Sitenin kurulma aşamasından bu güne bizi her zaman cesaretlendiren, umutlandıran, yorulduğumuzda şevk ve heyecan veren tüm dostlara, ziyaretleriyle olsun, yorumlarıyla olsun varlıklarını her zaman hissettiren, kendilerinden güç aldığımız tüm okurlara sonsuz teşekkürler.
Bu makalede Latîfî Tezkiresi, edebî sanatlar bakımından incelenmiş, yazarın sanat olarak kabul ettiği hünerler tespit edilerek, bu hünerlere bakışı ve bunları, şiirleri değerlendirme ölçütü olarak kullanışı üzerinde durulmuştur. Latîfî’nin değerlendirmeleri ve verdiği şiir örnekleri üzerinden gidilerek edebî sanatların bilinen tanımlarla örtüşüp örtüşmemesi sorgulanmış, Latîfî’nin penceresinden bakılarak Divan şairinin sanat telakkisi üzerine çıkarımlar yapılmıştır.
Daha sıkı tutun hayata. Yokmuşum gibi davran. Farz et ki ölmüşüm. Hatta hiç olmamışım, bu dünyaya hiç gelmemişim. Böyle biri hiç yaşamamış. Adımı unutarak başla işe. Adımı duydukça sakın irkilme, için ürpermesin. Adımdan sonra ne söyleneceğini merakla bekleme. Say ki bir yabancı. Tanımıyorsun. Ne kadar yaygın olsa da ismim, ilk defa duyuyormuşsun gibi davran. İçinden ne ilginç isim de, şaşır. Hatta, insanlar çocuklarına neden böyle garip isimler koyarlar ki diye hayıflan.. İlla merak etmen gerekiyorsa bir şeyleri, işte o ilk duyuyormuşsun gibi davrandığın adımın anlamını, hangi dilden olduğunu merak et.
HER ŞEY SIRADANDI.. Her şey sıradandı. Her zamanki gibi kalkmış her zamanki gibi kahvaltımı yapmıştım. Ve yine her zamanki gibi koltuğa oturmuş televizyondaki her zamanki programlardan birini seyrediyordum. Yine aynı kadın bir şeyler söylüyordu. Yine kendi tabiriyle telefonun öbür ucunda çok değerli bir dinleyicisi vardı.
... 59 ...